10 Ocak 2010 Pazar

anger management.

insanlar bu kadar pislik olmasin ya nolur. dayanamiyorum resmen. bu insana x diyelim bence. biraz once okudum yazdigi seyi. insanlarin 3 kurusluk eglencesini gozune kestirmis. aman efendim o ne igneleyici laflar, ne ezmeler, ne itin gotune sokmalar.. eglenen insanlar suc izlemis sanki. mecbur mu arkadasim millet bunlari duymaya. istemedigin hic bi seyi yapmak zorunda degilsin. yapanlara da karismak ya da laf etmek gibi bi ozgurlugun de yok. sen simdi cok degistin ya hani. hayatin kokunden degisti. tahmin bile edemeyecegin seyler yaptin. her seyi, herkesi biraktin, kendi dunyanda yasiyosun. negzel memleket. e ama ben senin kadarini gormedim be x. arkadasim dedigin insanlarin arkasindan soyledigin seyler ya da onlari yermek, onlari ti'ye almak icin yazdigin seyler burda sinirden benim gozlerimi yasartti. SANANE ULAN? sanane? sen kendi yolunu cizdin biraksana elalemi. onune baksana biraz. yedigin haltlari topla be cocuk!

hatirlatirim. bi zamanlar etrafindakilerde elestirdigin, komik buldugun her seyi sen yapiyosun. butun dunyayi karsina alinca cok mutlu olursun umarim. cok yakinsin cunku. boyle davranarak gercekten icimdeki son umudu, son arkadas olma istegini de bitirdin.

amacina ulastin. cok farklisin digerlerinden. en azindan benim gozumde. e kalan saglar bizimdir.



K.


bu yazi cok sinirli bi animda yazilmistir. sadece icimi doktum ki gercekte bas bas bagiriyodum x'in ismini anarak. kendi kendime konusuyodum o yuzden okumak zorunda degilsiniz bu sinir harbini. =)

9 Ocak 2010 Cumartesi

sssh!



dün gece seni sevdiğimi söyleyecektim. "sana ihtiyacım var" diyecektim. nedense sustum... çünkü sen bundan korkacak kadar özgür ve korkup benden kaçacak kadar bencilsin...

dün gece hafifçe mırıldandın rüyanda. sonra dönüp gülümsedin uykunda. üstüme alındım... çünkü ben bundan korkacak kadar tutkun ve korkup senden kaçacak kadar yorgunum... bir bencille bir yorgun ne yapar şu hayatta? belli etmeyiz ama iki korkağız, biz aslında. iki aşığız, biz aslında. uzun uzun seyrettim seni uykunda. saçlarını okşadım. sen gözlerini açtın, ben kapattım. bütün gece seni sevdiğimi düşündüm. söyleyemedim sustum. nedense sustum...



K.






hakkimda cok melankolik bi hanim, vay efendim icinde firtinalar kopuyo diye soylentiler dolasiyomus daaaaaa o yuzden belirtmek istedim. sarki sozu anacim bu. benim derdimden tasamdan yazdigim bi sey degil. oh.

8 Ocak 2010 Cuma

heryerdekarvarkarvar.

Mevsimler dolayisiyla 1 senedir bekledigim kayak sezonu acildi. Hem de nassssil.. Butun arkadaslarim sinavlara girerken ya da hazirlanirken ben bos olan sali gunumden faydalanip Arda'yla gunubirlik Kartalkaya'ya gitmeye karar verdim. Pazartesi gecesi vakit gecmek bilmedi heyecandan. Sonunda saat o3.oo'te Arda'lardaydim. Otobuse gittik. Yola cikildi. Grup o kadar eglenceliydi ki bitmek bitmeyen o yol bile cabucak gecti. Herkesi cok sevdik. Yolda hepimizi gaza getiren snowboard filmleri izledik. Ictik. Muhabbet ettik. Cok eglendik.








Sonunda dag yolunu cikmaya basladigimizda siziverdigim 10 dakikalik uykumdan Arda uyandirdi beni. Hem de sarsarak. Manzara o kadar guzeldi ki butun uyuyanlar uyanmisti ve herkes agzi acik bi sekilde camlara yapismisti. Kar yagmiyordu. Belli ki yeni yag
misti. Her yer paril paril parliyordu. El degmemis.. Gunes koskocaman gulumsuyordu daglardan karlarin ustune ustune. O çamlar nasi da bembeyazdi Allah'im! Agliycaktim sevincten. Otobusten iner inmez kendimizi kabinlere attik. Hemen giyinip disari ciktik. saat o9:oo'da telesiyejden cikiyorduk. Meger gunese aldanmisim. O ne soguktu oyleeee. Yuzumuzu, boynumuzu, kafamizi kapadik ama bana misin demedi. Tepeye kadar uyusmayan yerimiz kalmadi. Donduk donduk! Sumuklerimiz, benim sacim, Arda'nin sakali. Dondu. =) Her seye ragmen asagi bi inisimiz vardi ki ohhhf ohf. Sezonu acmanin, o citir citir kar sesini boardun altindan duymanin, ruzgarin kulaklarini yalayip gecmesinin dayanilmaz hafifligi.. Arda benden daha iyi kaydi
gi icin benim tokezledigim yerlerde beni beklemek zorunda kaldi garibim. =) tam yolun sonuna gelmistik ki ben dunyanin en yetenekli boardcusu olarak takildim ve 4 takla atmak suretiyle sag dizimi sakatladim. Daha ilk inisimde sakatlanarak butun gunu kah kayak odasinda kah
chocolate'ta uyuklayarak gecirdim ki rezalet bi durumdu. Arda yanima her gelisinde agzindan donmus salyalari sarka sarka yeni kesfettigi o mukemmel pistleri, yollari, snowparki anlatip durdu. 3-5 kere kaymayi denedim ama her seferinde canim daha fazla yandi. Yani kooooca bi gunum rezil oldu. Yanima kar kalan yeni tanistigim insanlar oldu e tabi bi de dag havasi aldim. O kadar cok bozuldu ki moralim anlatamam. Sakatligimdan kaynaklanan her dususumde gozlerim doldu doldu bosaldi. Saat 16.oo'e kadar tek basima oturmak zorunda kaldim. Bugun de doktora gittim. Muayene etti dizimi. Fekat rontgen ve emar olmadan kesin bi sey soyleyemeyecegini soyledi. Bu yuzden yarin onlari cektirip tekrar gitmem gerekecek. Tahmini rahatsizligim meniskus yirtilmasi ya da yan bag zedelenmesi.

Isin kotu yani 17-21 Ocak'ta okul kulubuyle gidecegim gezide kayip kayamayacagim belli degil henuz. Hepsi rontgenden sonra belli olacak. E kayamazsam gitmemin hic bi anlami olmiycak. Ve sonradan gidersem fiyatlar 2-3 katina cikmis olcak.. O yuzden bugun moralim biraz bozuktu. Okul da bombok gidiyo yine. Su ara hayatimdaki guzel olan tek sey her zamanki gibi Sonik sanirsam. O da olmasa manik depresif gunlerime, melankolik hallerime donmeme ramak kalmisti. Ezelden beri depresyona meyilli bi yapim oldugunu goz onunde bulundurursak benden sevgi, sefkat, kar ve cikolatayi uzak tutmamaniz gerekiyo canlar. ^^ Aksi takdirde cok cirkinlesebilirim. Hic cekilmem. Hele ki rejime girmis, pms magduru, sakat, sevdicegini ozlemis bi Kub hic cekilmez. Sevin beni. (burda Nazli'nin kafayi saga sola gerdan diye oynatan ismayili var.)

K.